Peygamber efendimizin (s.a.v.), dünyaya teşrif etmelerinin yıldönümü olarak kutlanan Mevlid Kandili, Hicri takvime göre Rebiülevvel ayının onikinci gecesidir.
Peygamberimizin doğumunda yaşananları bir hatırlayalım dilerseniz. Cahiliye devrinde yeni doğan çocukların üzerini çanakla kapatmak ve ona gündüz olmadan bakmamak adetti. Peygamberimizin (s.a.v.) üzerini de adet üzere bir çanakla kapattılar. Fakat ne görsünler? Çanak ortadan ikiye ayrılmış, efendimiz de gözlerini gökyüzüne dikmiş, parmağını emiyor. Bu olay, peygamberimizin her türlü küfrü, şirki, batıl inanç ve adetleri yok edeceğine işaret ediyordu.
O gece Kabe'de müşriklerin taptıkları putlardan çoğunun devrildiği, Kisra'nın sarayının beşik gibi sallanıp, ondört balkonunun yıkıldığı, bin senedir yakılan ve söndürülmeyen mecusi ateşinin sönüverdiği,Sava'da kutsal sayılangölün suyunun çekildiği görüldü. Bütün bu alametler gösteriyordu ki, öyle bir zat (s.a.v.) dünyaya gelmişti ki, yakında Allahu Teala'nın yardımı ile tüm batılları yerle bir edecekti.
Alimler, bu gecede
tesbih namazı kılınmasını teşvik etmektedirler.
İşte bu şerefli geceyi Mevlid Kandili olarak adlandırıyor ve her sene yeniden yad edip, kutluyoruz.