1. [4:68] | velehedeynâhüm ṣirâṭam müsteḳîmâ. | ولهديناهم صراطا مستقيما وَلَهَدَيْنَاهُمْ صِرَاطًا مُّسْتَقِيمًا |
---|
Elmalılı | Ve onları elbette doğru yola iletirdik. |
Y. Ali | And We should have shown them the Straight Way.
|
Words | | ولهديناهم - And We would have guided them| صراطا - (to the) way,| مستقيما - (the) straight.| |
Pickthal | And should guide them unto a straight path. |
Arberry | and guided them on a straight path. |
Shakir | And We would certainly have guided them in the right path. |
Free Minds | And We would have guided them to a Straight Path. |
Qaribullah | and guided them to a Straight Path. |
Asad | and indeed guide them onto a straight way. |
Diyanet Vakfı | Ve onları dosdoğru bir yola iletirdik. |
Diyanet | O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verir ve onları doğru yola eriştirirdik. |
Edip Yüksel | Ve onları doğru bir yola iletirdik. |
Suat Yıldırım | Ve onları dosdoğru yola iletirdik. |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve onları dosdoğru bir yolla elbette kılavuzlardık. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve onları dosdoğru yola sevk ederdik. |
Ali Bulaç | Ve onları mutlaka dosdoğru yola yöneltip-iletirdik. |
Süleyman Ateş | Ve onları doğru bir yola iletirdik. |
Önceki [4:67]< >[4:69] Sonraki |