1. [41:48] | veḍalle `anhüm mâ kânû yed`ûne min ḳablü veżannû mâ lehüm mim meḥîṣ. | وضل عنهم ما كانوا يدعون من قبل وظنوا ما لهم من محيص وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُوا يَدْعُونَ مِن قَبْلُ وَظَنُّوا مَا لَهُم مِّن مَّحِيصٍ |
---|
Elmalılı | Önceden tapmakta oldukları şeyler, kendilerinden uzaklaşıp kaybolmuştur. Onlar da kendileri için kaçacak bir yer olmadığını anlamışlardır. |
Y. Ali | The (deities) they used to invoke aforetime will leave them in the lurch, and they will perceive that they have no way of escape.
|
Words | | وضل - And lost| عنهم - from them| ما - what| كانوا - they were| يدعون - invoking| من - before,| قبل - before,| وظنوا - and they (will) be certain| ما - (that) not| لهم - for them| من - any| محيص - place of escape.| |
Pickthal | And those to whom they used to cry of old have failed them, and they perceive they have no place of refuge. |
Arberry | Then that they called upon before will go astray from them and they will think that they have no asylum. |
Shakir | And away from them shall go what they called upon before, and they shall know for certain that there is no escape for them. |
Free Minds | And they were abandoned by that which they used to call on before, and they realised that there will be no escape. |
Qaribullah | Those they used to call upon before will go away from them, and they shall think that they have no asylum. |
Asad | And so, all that they were wont to invoke aforetime will have forsaken them; and they shall know for certain that there is no escape for them. |
Diyanet Vakfı | Böylece önceden yalvarıp durdukları onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır. |
Diyanet | Önceden yalvarıp durdukları şeyler onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır. |
Edip Yüksel | Daha önce yardım için çağırdıkları (dine ortak koştukları kişiler) onlardan uzaklaşmıştır. Artık kaçacak bir yerleri olmadığını anlarlar. |
Suat Yıldırım | Böylece daha önce ibadet ettikleri putlar kendilerini terk eder, müşrikler de kaçacak yer kalmadığını anlarlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Daha önce yakarıp durdukları, onlardan uzaklaşıp kaybolmuştur. Kaçacak hiçbir yerleri olmadığını anlamışlardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve önceden çağırdıkları putlar, gözlerinden kaybolup gitmiştir ve onlar, kaçıp sığınacakları bir yerleri olmadığını da iyideniyiye anlamışlardır. |
Ali Bulaç | Önceden kendilerine taptıkları (bugün) onlardan kaybolup gitti ve onlar kaçacak hiçbir yerleri olmadığını anlamışlardır. |
Süleyman Ateş | Önceden yalvarıp durdukları şeyler, onlardan sapıp gitmiş ve onlar, kendileri için kaçacak bir yer olmadığını anlamışlardır. |
Önceki [41:47]< >[41:49] Sonraki |