1. [94:5] | feinne me`a-l`usri yüsrâ. | فإن مع العسر يسرا فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا |
---|
Elmalılı | Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır. |
Y. Ali | So, verily, with every difficulty, there is relief:
|
Words | | فإن - So indeed,| مع - with| العسر - the hardship| يسرا - (is) ease.| |
Pickthal | But lo! with hardship goeth ease, |
Arberry | So truly with hardship comes ease, |
Shakir | Surely with difficulty is ease. |
Free Minds | So with hardship comes ease. |
Qaribullah | Indeed, hardship is followed by ease, |
Asad | And, behold, with every hardship comes ease: |
Diyanet Vakfı | Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. |
Diyanet | Elbette güçlükle beraber şüphesiz bir kolaylık vardır. |
Edip Yüksel | Elbette, kolaylık zorlukla birliktedir. |
Suat Yıldırım | Demek ki güçlükle beraber kolaylık vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Demek ki, zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var! |
Abdulbaki Gölpınarlı | Artık şüphe yok ki her güçlükle beraber bir de kolaylık var. |
Ali Bulaç | Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır. |
Süleyman Ateş | Muhakkak her güçlükle beraber bir kolaylık vardır. |
Önceki [94:4]< >[94:6] Sonraki |