1. [15:50] | veenne `aẕâbî hüve-l`aẕâbü-l'elîm. | وأن عذابي هو العذاب الأليم وَ أَنَّ عَذَابِي هُوَ الْعَذَابُ الْأَلِيمُ |
---|
Elmalılı | Bununla beraber azabım da çok acıklı bir azabdır. Bunları geçmişten bazı örneklerle açıklamak üzere: |
Y. Ali | And that My Penalty will be indeed the most grievous Penalty.
|
Words | | وأن - And that| عذابي - My punishment,| هو - it| العذاب - (is) the punishment| الأليم - the most painful.| |
Pickthal | And that My doom is the dolorous doom. |
Arberry | and that My chastisement is the painful chastisement. |
Shakir | And that My punishment-- that is the painful punishment. |
Free Minds | And that My punishment is a painful retribution. |
Qaribullah | and that My punishment is the painful chastisement. |
Asad | and [also,] that the suffering which I shall impose [on sinners] will indeed be a suffering most grievous." |
Diyanet Vakfı | Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir. |
Diyanet | Kullarıma Benim bağışlayan, merhamet eden olduğumu, azabımın can yakıcı bir azap olduğunu haber ver. |
Edip Yüksel | Ve azabım da çok acı bir azaptır. |
Suat Yıldırım | Kullarıma haber ver ki (günahları örten) gafur, (ihsanı bol olan) rahîm Ben'im.Bununla beraber azabım da elîm mi elîm! |
Yaşar Nuri Öztürk | Ama acıklı azabın ta kendisidir benim azabım. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve şüphe yok ki azabım da pek elemli bir azaptır. |
Ali Bulaç | Ve şüphesiz azabım; o acıklı bir azaptır. |
Süleyman Ateş | Fakat benim azabım da çok acı bir azabdır. |
Önceki [15:49]< >[15:51] Sonraki |