Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  17 - İsraGörüntülenen ayet : 29 | 111 - Sure No: 17
Önceki [17:28]< >[17:30] Sonraki
1.
[17:29]
velâ tec`al yedeke maglûleten ilâ `unüḳike velâ tebsuṭhâ külle-lbesṭi fetaḳ`ude melûmem maḥsûrâ.ولا تجعل يدك مغلولة إلى عنقك ولا تبسطها كل البسط فتقعد ملوما محسورا
وَلاَ تَجْعَلْ يَدَكَ مَغْلُولَةً إِلَى عُنُقِكَ وَلاَ تَبْسُطْهَا كُلَّ الْبَسْطِ فَتَقْعُدَ مَلُومًا مَّحْسُورًا
Elmalılı Elini boynuna asıp bağlama (cimri olma), hem de onu büsbütün açıp saçma (israf etme); aksi halde kınanmış olursun ve eli boş açıkta kalırsın.
Y. AliMake not thy hand tied (like a niggard's) to thy neck, nor stretch it forth to its utmost reach, so that thou become blameworthy and destitute.
 Words| ولا - And (do) not| تجعل - make| يدك - your hand| مغلولة - chained| إلى - to| عنقك - your neck,| ولا - and not| تبسطها - extend it| كل - (to its) utmost| البسط - reach,| فتقعد - so that you sit| ملوما - blameworthy,| محسورا - insolvent.|
PickthalAnd let not thy hand be chained to thy neck nor open it with a complete opening, lest thou sit down rebuked, denuded.
Arberry And keep not thy hand chained to thy neck, nor outspread it widespread altogether, or thou wilt sit reproached and denuded.
ShakirAnd do not make your hand to be shackled to your neck nor stretch it forth to the utmost (limit) of its stretching forth, lest you should (afterwards) sit down blamed, stripped off.
Free MindsAnd do not make your hand stingy by holding it to your neck, nor shall you lay it fully open so you become in despair and regret.
Qaribullah And do not keep your hand chained to your neck (when spending), nor open it completely, so that you will sit blamed and destitute.
AsadAnd neither allow thy hand to remain shackled to thy neck," nor stretch it forth to the utmost limit [of thy capacity], lest thou find thyself blamed [by thy dependants], or even destitute.
Diyanet VakfıEli sıkı olma; büsbütün eli açık da olma. Sonra kınanır, (kaybettiklerinin) hasretini çeker durursun.
DiyanetElini boynuna bağlayıp cimri kesilme, büsbütün de açıp tutumsuz olma, yoksa pişman olur, açıkta kalırsın.
Edip YükselElini boynuna bağlama ve tümüyle de açma, yoksa pişman olur, üzülürsün.
Suat YıldırımEli sıkı olma, büsbütün eli açık da olma ki herkes tarafından ayıplanan, kaybettiklerine hasret çeken bir hale düşmeyesin.
Yaşar Nuri ÖztürkElini bağlayıp boynuna asma. Ama onu büsbütün de salıverme. Sonra kınanır, hasret içinde bir köşede büzülür kalırsın.
Abdulbaki GölpınarlıElini boynuna bağlama, tamamıyla da açma, sonra kendini kınar ve birşeye gücün yetmeyerek pişman bir halde otururkalırsın.
Ali BulaçElini boynunda bağlanmış olarak kılma, büsbütün de açık tutma. Sonra kınanır, hasret (pişmanlık) içinde kalakalırsın.
Süleyman AteşEl(ler)ini boynuna bağlanmış yapma, tamamen de açma, sonra kınanır, hasret içinde kalırsın.
Önceki [17:28]< >[17:30] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17