1. [26:124] | iẕ ḳâle lehüm eḫûhüm hûdün elâ tetteḳûn. | إذ قال لهم أخوهم هود ألا تتقون إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ هُودٌ أَلَا تَتَّقُونَ |
---|
Elmalılı | Hani kardeşleri Hûd onlara şöyle demişti: "Siz Allah'tan korkmaz mısınız?" |
Y. Ali | Behold, their brother Hud said to them: "Will ye not fear (Allah)?
|
Words | | إذ - When| قال - said| لهم - to them| أخوهم - their brother| هود - Hud,| ألا - "Will not| تتقون - you fear (Allah)?| |
Pickthal | When their brother Hud said unto them: Will ye not ward off (evil)? |
Arberry | when their brother Hood said to them, 'Will you not be godfearing? |
Shakir | When their brother Hud said to them: Will you not guard (against evil)? |
Free Minds | For their brother Hud said to them: "Will you not be righteous?" |
Qaribullah | When their brother Hood said to them: 'Will you not be cautious? |
Asad | when their brother Hud said unto them: [See 7:65 and the corresponding note.] "Will you not be conscious of God? |
Diyanet Vakfı | Kardeşleri Hud onlara şöyle demişti: (Allah'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız? |
Diyanet | Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi. |
Edip Yüksel | Kardeşleri Hud onlara demişti ki, "Erdemli davranmaz mısınız?" |
Suat Yıldırım | Kardeşleri Hûd onlara şöyle dedi: “Hâlâ inkâr ve isyandan sakınmayacak mısınız? Bilin ki ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Öyleyse Allah'a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin! Bu hizmetten ötürü sizden hiç bir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan ancak Rabbülâlemin’dir. [25,4-5; 16,24] |
Yaşar Nuri Öztürk | Kardeşleri Hûd onlara: "Siz hiç sakınmıyor musunuz?" demişti. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Hani , kardeşleri Hud, onlara demişti ki: Hala mı çekinmezsiniz? |
Ali Bulaç | Hani onlara kardeşleri Hud: "Sakınmaz mısınız?" demişti. |
Süleyman Ateş | Kardeşleri Hud onlara: "Korunmaz mısınız?" demişti. |
Önceki [26:123]< >[26:125] Sonraki |