1. [27:21] | leü`aẕẕibennehû `aẕâben şedîden ev leeẕbeḥannehû ev leye'tiyennî bisülṭânim mübîn. | لأعذبنه عذابا شديدا أو لأذبحنه أو ليأتيني بسلطان مبين لَأُعَذِّبَنَّهُ عَذَابًا شَدِيدًا أَوْ لَأَذْبَحَنَّهُ أَوْ لَيَأْتِيَنِّي بِسُلْطَانٍ مُّبِينٍ |
---|
Elmalılı | "Ya bana (mazeretini gösteren) apaçık bir delil getirecek, ya da onu şiddetli bir azaba uğratacağım, yahut boğazlıyacağım!" |
Y. Ali | "I will certainly punish him with a severe penalty, or execute him, unless he bring me a clear reason (for absence)."
|
Words | | لأعذبنه - I will surely punish him| عذابا - (with) a punishment| شديدا - severe| أو - or| لأذبحنه - I will surely slaughter him| أو - unless| ليأتيني - he brings me| بسلطان - a reason| مبين - clear."| |
Pickthal | I verily will punish him with hard punishment or I verily will slay him, or he verily shall bring me a plain excuse. |
Arberry | Assuredly I will chastise him with a terrible chastisement, or I will slaughter him, or he bring me a clear authority.' |
Shakir | I will most certainly punish him with a severe punishment, or kill him, or he shall bring to me a clear plea. |
Free Minds | "I will punish him severely, or I will kill him, else he should have an clear excuse." |
Qaribullah | Surely, I will punish him with a terrible punishment, or I will slaughter him or he gives me a good reason. ' |
Asad | [If so,] I will punish him most severely or will kill him unless he bring me a convincing excuse!" [Lit., a clear evidence. The threat of "killing" the hoopoe is, of course, purely idiomatic and not to be taken literally.] |
Diyanet Vakfı | Ya bana (mazeretini gösteren) apaçık bir delil getirecek ya da onun canını iyice yakacağım yahut onu boğazlayacağım! |
Diyanet | Süleyman, kuşları araştırarak: "Hüdhüd'ü niçin göremiyorum? Yoksa kayıplarda mı? Bana apaçık bir delil getirmelidir; yoksa onu ya şiddetli bir azaba uğratırım yahut keserim" dedi. |
Edip Yüksel | Bana (özür olarak) açık bir delil getirmezse, onu şiddetli bir cezaya çarpacağım, yahut onu keseceğim. |
Suat Yıldırım | “Kuvvetli ve geçerli bir mazeret ortaya koymadığı takdirde,onu şiddetli bir şekilde cezalandıracağım yahut boynunu keseceğim.” |
Yaşar Nuri Öztürk | "Ona acımasızca azap edeceğim, beki de onu boğazlayacağım; yahut da bana mutlaka açık bir kanıt getirecek." |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ona şiddetli bir surette azap edeceğim, yahut onu kestireceğim, yahut da bana, neden bulunmadığının sebebini açıklayan bir delil gösterir. |
Ali Bulaç | "Onu gerçekten şiddetli bir azapla azaplandıracağım, ya da onu boğazlayacağım veya o, bana apaçık olan bir delil getirmelidir." |
Süleyman Ateş | Ona çetin bir azabedeceğim, ya da onu keseceğim. Yahut da bana (mazeretini belirten) açık bir delil getirecek. |
Önceki [27:20]< >[27:22] Sonraki |