Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  29 - AnkebutGörüntülenen ayet : 12 | 69 - Sure No: 29
Önceki [29:11]< >[29:13] Sonraki
1.
[29:12]
veḳâle-lleẕîne keferû lilleẕîne âmenü-ttebi`û sebîlenâ velnaḥmil ḫaṭâyâküm. vemâ hüm biḥâmilîne min ḫaṭâyâhüm min şey'. innehüm lekâẕibûn.وقال الذين كفروا للذين آمنوا اتبعوا سبيلنا ولنحمل خطاياكم وما هم بحاملين من خطاياهم من شيء إنهم لكاذبون
وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا لِلَّذِينَ آمَنُوا اتَّبِعُوا سَبِيلَنَا وَلْنَحْمِلْ خَطَايَاكُمْ وَمَا هُم بِحَامِلِينَ مِنْ خَطَايَاهُم مِّن شَيْءٍ إِنَّهُمْ لَكَاذِبُونَ
Elmalılı Kâfirler, iman edenlere, "Bizim yolumuza uyun, sizin günahlarınızı biz yüklenelim" derler. Halbuki onların hiçbir günahını yüklenecek değillerdir. Gerçekte onlar, kesinlikle yalan söylemektedirler.
Y. AliAnd the Unbelievers say to those who believe: "Follow our path, and we will bear (the consequences) of your faults." Never in the least will they bear their faults: in fact they are liars!
 Words| وقال - And said,| الذين - those who| كفروا - disbelieve| للذين - to those who| آمنوا - believe,| اتبعوا - "Follow| سبيلنا - our way,| ولنحمل - and we will carry| خطاياكم - your sins."| وما - But not| هم - they| بحاملين - (are) going to carry| من - of| خطاياهم - their sins| من - any| شيء - thing.| إنهم - Indeed, they| لكاذبون - (are) surely liars.|
PickthalThose who disbelieve say unto those who believe: Follow our way (of religion) and we verily will bear your sins (for you). They cannot bear aught of their sins. Lo! they verily are liars.
Arberry The unbelievers say to the believers, 'Follow our path, and let us carry your offences'; yet they cannot carry anything, even of their own offences; they are truly liars.
ShakirAnd those who disbelieve say to those who believe: Follow our path and we will bear your wrongs. And never shall they be the bearers of any of their wrongs; most surely they are liars.
Free MindsAnd those who rejected said to those who believed: "Follow our path and we will carry your sins." But they cannot carry anything from their sins, they are liars!
Qaribullah The unbelievers say to those who believe: 'Follow our path, and we will carry your sins. ' Yet they cannot carry even a thing of their sins. They are surely lying.
AsadAnd [He is aware, too, that] they who are bent on denying the truth speak [thus, as it were,] to those who have attained to faith: "Follow our way [of life], and we shall indeed take your sins upon ourselves!" [The above "saying" of the deniers of the truth is, of course, but a metonym for their attitude towards the believers: hence my interpolation, between brackets, of the words "as it were". The implication is that people who deny the validity of any spiritual commitment arising out of one's faith in "something that is beyond the reach of human perception" (al-ghayb) - in this case, the existence of God - are, as a rule, unwilling to tolerate such a faith and such a commitment in others as well: and so they endeavour to bring the believers to their way of thinking by a sarcastic, contemptuous reference to the alleged irrelevance of the concept of "sin" as such.] But never could they take upon themselves [Lit., "bear" - implying a reduction of the burden which the others would have to bear (Razi). See also next note.] aught of the sins of those [whom they would thus mislead]: behold, they are liars indeed!
Diyanet VakfıKafirler, iman edenlere: Bizim yolumuza uyun, sizin günahlarınızı biz yüklenelim, derler. Halbuki onların hiçbir günahını yüklenecek değillerdir. Gerçekte onlar, kesinlikle yalan söylemektedirler.
Diyanetİnkar edenler inananlara: "Bizim yolumuza uyun da sizin günahlarınızı biz taşıyalım" derler. Oysa onların günahlarından hiçbirini yüklenecek değillerdir. Doğrusu onlar yalancıdırlar.
Edip Yükselİnkarcılar inananlara, "Yolumuza uyun; günahlarınızı biz yükleniriz,"dediler. Oysa onların günahlarından hiç bir şeyi yüklenecek değillerdir; yalancıdırlar.
Suat YıldırımKâfirler müminlere:“Bizim yolumuza tâbi olun, günahlarınız bizim boynumuza, yükünüzü biz taşırız” derler.Oysa bunlar, ötekilerin hiçbir günahını yüklenmezler.Onlar açıkça yalancıdırlar. [35,18; 70,10 - 11]
Yaşar Nuri Öztürkİnkâr edenler, iman edenlere dediler ki: "Bizim yolumuzu izleyin, sizin günahlarınızı biz taşırız." Oysa onlar, iman edenlerin günahlarından hiçbir şeyin taşıyıcısı değillerdir. Gerçek şu ki, onlar tamamen yalancıdırlar.
Abdulbaki GölpınarlıKafir olanlar, iman edenlere bizim yolumuza uyun dediler, hatalarınızı biz yükleniriz; halbuki onlar, bunların hatalarından hiç mi hiç, bir şey yüklenemezler, şüphe yok onlar, yalancılardır.
Ali Bulaçİnkar edenler, iman edenlere dedi ki: "Siz bizim yolumuzu izleyin, hatalarınızı biz yüklenelim.” Oysa kendileri, onların hatalarından hiçbir şeyi yüklenecek değildir. Gerçekten onlar, elbette yalancıdırlar.
Süleyman Ateşİnkar edenler, inananlara: "Siz bizim yolumuza uyun. Sizin hatalarınızı biz taşırız" dediler. Oysa kendileri, onların hatalarından hiçbir şey taşıyacak değillerdir. Onlar tamamen yalancıdırlar.
Önceki [29:11]< >[29:13] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17