1. [30:12] | veyevme teḳûmü-ssâ`atü yüblisü-lmücrimûn. | ويوم تقوم الساعة يبلس المجرمون وَيَوْمَ تَقُومُ السَّاعَةُ يُبْلِسُ الْمُجْرِمُونَ |
---|
Elmalılı | Kıyamet saatinin gelip çattığı gün suçlular, her ümidi keserler. |
Y. Ali | On the Day that the Hour will be established, the guilty will be struck dumb with despair.
|
Words | | ويوم - And (the) Day| تقوم - will (be) established| الساعة - the Hour,| يبلس - will (be in) despair| المجرمون - the criminals.| |
Pickthal | And in the day when the Hour riseth the unrighteous will despair. |
Arberry | Upon the day when the Hour is come, the sinners shall be confounded |
Shakir | And at the time when the hour shall come the guilty shall be in despair. |
Free Minds | And the Day when the Hour will be established, the criminals will be in despair. |
Qaribullah | On the Day when the Hour comes, the wrongdoers will be speechless. |
Asad | And when the last Hour dawns, those who were lost in sin will be broken in spirit |
Diyanet Vakfı | Kıyametin kopacağı gün, günahkarlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır. |
Diyanet | Kıyamet koptuğu gün suçlular umutsuz kalıverirler. |
Edip Yüksel | Saatin gerçekleştiği gün suçlular şoke olurlar. |
Suat Yıldırım | Kıyamet koptuğu gün, o suçlu kâfirler ümitlerini tamamen kesip susarlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar sus-pus olacaklardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve kıyametin koptuğu gün, suçlular, rahmetten meyus olurlar. |
Ali Bulaç | Kıyamet-saatinin kopacağı gün, suçlu-günahkarlar umutsuzca yıkılırlar. |
Süleyman Ateş | (Duruşma) Sa'at(i) başladığı gün, suçlular (umutsuzluk içinde) susarlar. |
Önceki [30:11]< >[30:13] Sonraki |