1. [51:22] | vefi-ssemâi rizḳuküm vemâ tû`adûn. | وفي السماء رزقكم وما توعدون وَفِي السَّمَاءِ رِزْقُكُمْ وَمَا تُوعَدُونَ |
---|
Elmalılı | Sizin rızkınız da size vaad edilen sevap ve ceza da göktedir. |
Y. Ali | And in heaven is your Sustenance, as (also) that which ye are promised.
|
Words | | وفي - And in| السماء - the heaven| رزقكم - (is) your provision| وما - and what| توعدون - you are promised.| |
Pickthal | And in the heaven is your providence and that which ye are promised; |
Arberry | And in heaven is your provision, and that you are promised. |
Shakir | And in the heaven is your sustenance and what you are threatened with. |
Free Minds | And in the heaven is your provision, and what you are promised. |
Qaribullah | In the sky is your provision and that which you are promised. |
Asad | And in heaven is [the source of] your sustenance [on earth] and [of] all that you are promised [for your life after death]: [I.e., both physical (rain) and spiritual (truth and guidance).] |
Diyanet Vakfı | Semada da rızkınız ve size vadedilen başka şeyler vardır. |
Diyanet | Rızkınız da, size söz verilen azap da yukarıdan gelir. |
Edip Yüksel | Gökte rızkınız ve size söz verilenler vardır. |
Suat Yıldırım | Kesin inanmak isteyenler için yeryüzünde birçok deliller vardır. Bizzat kendi varlıklarınızda da böyle deliller vardır. Hâlâ görmeyecek misiniz? Gökte de hem rızkınız (rızkınızın vesileleri), hem de size vâd olunan cennet vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Sizin, rızkınız da göktedir, tehdit edildiğiniz şey de. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve gökte de rızkınız ve size vaadedilen var. |
Ali Bulaç | Gökte rızkınız vardır ve size va'dolunmakta olan da. |
Süleyman Ateş | Gökte rızkınız da var, uyarıldığınız (azab)da var! |
Önceki [51:21]< >[51:23] Sonraki |