1. [58:16] | itteḫaẕû eymânehüm cünneten feṣaddû `an sebîli-llâhi felehüm `aẕâbüm mühîn. | اتخذوا أيمانهم جنة فصدوا عن سبيل الله فلهم عذاب مهين اتَّخَذُوا أَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَن سَبِيلِ اللَّهِ فَلَهُمْ عَذَابٌ مُّهِينٌ |
---|
Elmalılı | Yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan çevirdiler. Onlar için küçük düşürücü bir azab vardır. |
Y. Ali | They have made their oaths a screen (for their misdeeds): thus they obstruct (men) from the Path of Allah: therefore shall they have a humiliating Penalty.
|
Words | | اتخذوا - They have taken| أيمانهم - their oaths| جنة - (as) a cover,| فصدوا - so they hinder| عن - from| سبيل - (the) way of Allah,| الله - (the) way of Allah,| فلهم - so for them| عذاب - (is) a punishment| مهين - humiliating.| |
Pickthal | They make a shelter of their oaths and turn (men) from the way of Allah; so theirs will be a shameful doom. |
Arberry | They have taken their oaths as a covering, and barred from God's way; so there awaits them a humbling chastisement. |
Shakir | They make their oaths to serve as a cover so they turn away from Allah's way; therefore they shall have an abasing chastisement. |
Free Minds | They used their oaths as a means of repelling from the path of God. Consequently, they have incurred a shameful retribution. |
Qaribullah | They have taken their oaths as a disguise and bar from the Way of Allah, so a humiliating punishment awaits them. |
Asad | they have made their oaths a cover [for their falseness], and thus they turn others away from the path of God: [I.e., by sowing doubts in other people's hearts.] hence, shameful suffering awaits them. |
Diyanet Vakfı | Onlar yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan alıkoydular. Bu yüzden onlara küçük düşürücü bir azap vardır. |
Diyanet | Yeminlerini kalkan edindiler de, Allah yolundan alıkoydular; onlara alçaltıcı bir azap vardır. |
Edip Yüksel | Yeminlerini kalkan edinerek ALLAH'ın yolundan saptırdılar. Onlar alçaltıcı bir azabı haketmişlerdir. |
Suat Yıldırım | Onlar yeminlerini siper edinip Allah'ın yolundan insanları uzaklaştırdılar. Onlara zelil ve perişan eden bir azap vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Yeminlerini kalkan edinip Allah'ın yolundan alıkoydular. Küçük düşürücü bir azap var onlar için. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Yeminlerini bir kalkan edinmedeler de halkı Allah yolunda menetmedeler, onlaradır artık aşağılatıcı bir azap. |
Ali Bulaç | Onlar, yeminlerini bir siper edindiler, böylece Allah'ın yolundan alıkoydular. Artık onlar için alçaltıcı bir azap vardır. |
Süleyman Ateş | Yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yoluna engel oldular. Onlar için küçük düşürücü bir azab vardır. |
Önceki [58:15]< >[58:17] Sonraki |