1. [69:32] | ŝümme fî silsiletin ẕer`uhâ seb`ûne ẕirâ`an feslükûh. | ثم في سلسلة ذرعها سبعون ذراعا فاسلكوه ثُمَّ فِي سِلْسِلَةٍ ذَرْعُهَا سَبْعُونَ ذِرَاعًا فَاسْلُكُوهُ |
---|
Elmalılı | "Sonra da boyu yetmiş arşın zincir içerisinde onu oraya sokun." |
Y. Ali | "Further, make him march in a chain, whereof the length is seventy cubits!
|
Words | | ثم - Then| في - into| سلسلة - a chain,| ذرعها - its length| سبعون - (is) seventy| ذراعا - cubits,| فاسلكوه - insert him."| |
Pickthal | And then insert him in a chain whereof the length is seventy cubits. |
Arberry | then in a chain of seventy cubits' length insert him! |
Shakir | Then thrust him into a chain the length of which is seventy cubits. |
Free Minds | Then, in a chain that is the length of seventy arms, tie him up. |
Qaribullah | then in a chain seventy arm's lengths long insert him. |
Asad | and then thrust him into a chain [of other sinners like him 17 - a chain] the length whereof is seventy cubits: |
Diyanet Vakfı | Sonra da onu yetmiş arşın uzunluğunda bir zincir içinde oraya sokun! |
Diyanet | "Sonra onu boyu yetmiş arşın olan zincire vurun"; |
Edip Yüksel | Sonra, onu yetmiş arşın boyunda bir zincire vurun. |
Suat Yıldırım | Sonra da onu, yetmiş arşın uzunluğundaki zincire vurun!” |
Yaşar Nuri Öztürk | "Sonra, boyu yetmiş arşın olan bir zincirde yollayın onu!" |
Abdulbaki Gölpınarlı | Sonra da onu, boyu yetmiş zira, bir zincire vurun. |
Ali Bulaç | "Daha sonra onu, uzunluğu yetmiş arşın olan bir zincire vurup gönderin." |
Süleyman Ateş | Sonra uzunluğu yetmiş arşın olan zincire vurun onu! |
Önceki [69:31]< >[69:33] Sonraki |