1. [98:2] | rasûlüm mine-llâhi yetlû ṣuḥufem müṭahherah. | رسول من الله يتلو صحفا مطهرة رَسُولٌ مِّنَ اللَّهِ يَتْلُو صُحُفًا مُّطَهَّرَةً |
---|
Elmalılı | (Bu delil), tertemiz sayfaları okuyan, Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberdir. |
Y. Ali | An messenger from Allah, rehearsing scriptures kept pure and holy:
|
Words | | رسول - A Messenger| من - from| الله - Allah,| يتلو - reciting| صحفا - pages| مطهرة - purified,| |
Pickthal | A messenger from Allah, reading purified pages |
Arberry | a Messenger from God, reciting pages purified, |
Shakir | An messenger from Allah, reciting pure pages, |
Free Minds | A messenger from God reciting purified scripts. |
Qaribullah | A Messenger from Allah reciting Purified Pages |
Asad | an apostle from God, conveying [unto them] revelations blest with purity, |
Diyanet Vakfı | (İşte o apaçık delil,) Allah tarafından gönderilen ve tertemiz sahifeleri okuyan bir elçidir. |
Diyanet | Kitap ehlinden ve ortak koşanlardan inkarcılar, kendilerine apaçık bir belge, içinde kesin ve en doğru hükümlerin bulunduğu arınmış sahifeleri okuyan, Allah katından bir Peygamber gelene kadar dinlerinden vazgeçecek değillerdi. |
Edip Yüksel | ALLAH'ın bir elçisi kendilerine arınmış sahifeler okuyor. |
Suat Yıldırım | O kesin delil de: İçinde hak, hikmet ve adaletin ifadesi olan yazılar ihtiva eden tertemiz sayfaları okuyan, ve Allah tarafından gönderilen bir Resuldür. [80,13-16; 3,105] |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah tarafından gönderilen, tertemiz sayfalar okuyan bir resul gelinceye dek. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Bir kesin delil, bir peygamber, Allah tarafından, onlara tertemiz sahifeleri okumadıkça. |
Ali Bulaç | (O delil de) Allah'tan gönderilmiş-bir elçi (ki,) tertemiz sahifeleri okumaktadır; |
Süleyman Ateş | (Yani) Allah tarafından gönderilen ve tertemiz sahifeler okuyan bir elçi. |
Önceki [98:1]< >[98:3] Sonraki |