1. [46:33] | evelem yerav enne-llâhe-lleẕî ḫaleḳa-ssemâvâti vel'arḍa velem ya`ye biḫalḳihinne biḳâdirin `alâ ey yuḥyiye-lmevtâ. belâ innehû `alâ külli şey'in ḳadîr. | أولم يروا أن الله الذي خلق السماوات والأرض ولم يعي بخلقهن بقادر على أن يحيي الموتى بلى إنه على كل شيء قدير أَوَلَمْ يَرَوْا أَنَّ اللَّهَ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ وَلَمْ يَعْيَ بِخَلْقِهِنَّ بِقَادِرٍ عَلَى أَنْ يُحْيِيَ الْمَوْتَى بَلَى إِنَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ |
---|
Elmalılı | Onlar gökleri ve yeri yaratan ve onları yaratmakla yorulmayan Allah'ın ölüleri diriltmeye de kadir olduğunu görmüyorlar mı? Evet şüphesiz ki, O'nun herşeye gücü yeter. |
Y. Ali | See they not that Allah, Who created the heavens and the earth, and never wearied with their creation, is able to give life to the dead? Yea, verily He has power over all things.
|
Words | | |
2. [50:15] | efe`ayînâ bilḫalḳi-l'evvel. bel hüm fî lebsim min ḫalḳin cedîd. | أفعيينا بالخلق الأول بل هم في لبس من خلق جديد أَفَعَيِينَا بِالْخَلْقِ الْأَوَّلِ بَلْ هُمْ فِي لَبْسٍ مِّنْ خَلْقٍ جَدِيدٍ |
---|
Elmalılı | Biz ilk yaratmada acizlik mi gösterdik? Doğrusu, onlar yeni bir yaratılıştan şüphe içindedirler. |
Y. Ali | Were We then weary with the first Creation, that they should be in confused doubt about a new Creation?
|
Words | | |