1. [15:37] | ḳâle feinneke mine-lmünżarîn. | قال فإنك من المنظرين قَالَ فَإِنَّكَ مِنَ الْمُنظَرِينَ |
---|
Elmalılı | Allah buyurdu ki: "Sen mühlet verilenlerdensin." |
Y. Ali | (Allah) said: "Respite is granted thee
|
Words | | قال - He said,| فإنك - "Then indeed you,| من - (are) of| المنظرين - the ones given respite.| |
Pickthal | He said: Then lo! thou art of those reprieved |
Arberry | Said He, 'Thou art among the ones that are respited |
Shakir | He said: So surely you are of the respited ones |
Free Minds | He said: "You are given respite." |
Qaribullah | He answered: 'You are among those reprieved |
Asad | Answered He: "Verily, so be it: thou shalt be among those who are granted respite |
Diyanet Vakfı | Allah buyurdu ki: "Sen mühlet verilenlerdensin" |
Diyanet | Allah: "Sen, bilinen gün gelene kadar bırakılanlardansın" dedi. |
Edip Yüksel | Dedi ki: "Tamam, sen ertelendin," |
Suat Yıldırım | “Haydi, buyurdu, belirli bir güne kadar sana müsaade edildi.” |
Yaşar Nuri Öztürk | Buyurdu: "Hadi, süre verilenlerdensin." |
Abdulbaki Gölpınarlı | Şüphe yok ki dedi, sen, mühlet verilmişlerdensin. |
Ali Bulaç | Dedi ki: "Öyleyse, sen (kendisine) süre tanınanlardansın." |
Süleyman Ateş | (Allah): "Haydi, dedi, sen ertelenmişlerdensin!" |
Önceki [15:36]< >[15:38] Sonraki |