1. [15:58] | ḳâlû innâ ürsilnâ ilâ ḳavmim mücrimîn. | قالوا إنا أرسلنا إلى قوم مجرمين قَالُواْ إِنَّا أُرْسِلْنَا إِلَى قَوْمٍ مُّجْرِمِينَ |
---|
Elmalılı | Melekler şöyle dediler: "Biz suçlu bir kavmi cezalandırmak için gönderildik. |
Y. Ali | They said: "We have been sent to a people (deep) in sin,
|
Words | | قالوا - They said,| إنا - "Indeed, we| أرسلنا - [we] have been sent| إلى - to| قوم - a people -| مجرمين - criminals,| |
Pickthal | They said: We have been sent unto a guilty folk, |
Arberry | They said, 'We have been sent unto a people of sinners, |
Shakir | They said: Surely we are sent towards a guilty people, |
Free Minds | They said: "We have been sent to a people who are criminals." |
Qaribullah | They replied: 'We are sent to sinful nation. |
Asad | They answered: "We are sent to people lost in sin" [who are to be destroyed], |
Diyanet Vakfı | Dediler ki: "Biz, suçlu bir topluma (onları helak etmeye) gönderildik." |
Diyanet | Şöyle cevap vermişlerdi: "Biz şüphesiz suçlu bir millete gönderildik. Lut'un ailesi bunun dışındadır. Karısı hariç hepsini kurtaracağız. Karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk." |
Edip Yüksel | "Biz, suçlu bir topluma gönderildik;" |
Suat Yıldırım | “Haberin olsun!” dediler, “Biz, Lut'un ailesi dışında suçlu bir topluluğu cezalandırmak için gönderildik; onun karısı hariç tüm ailesini kurtaracağız. Zira eşinin suçlularla beraber kalmasını gerekli gördük.” |
Yaşar Nuri Öztürk | Dediler: "Biz günahkâr bir topluluğa gönderildik." |
Abdulbaki Gölpınarlı | Biz demişlerdi, şüphe yok ki mücrim bir topluluğa gönderildik. |
Ali Bulaç | Dediler ki: "Gerçekte biz, suçlu-günahkar olan bir topluluğa gönderildik." |
Süleyman Ateş | Biz suç işleyen bir kavme gönderildik, dediler. |
Önceki [15:57]< >[15:59] Sonraki |