1. [54:13] | veḥamelnâhü `alâ ẕâti elvâḥiv vedüsür. | وحملناه على ذات ألواح ودسر وَحَمَلْنَاهُ عَلَى ذَاتِ أَلْوَاحٍ وَدُسُرٍ |
---|
Elmalılı | Nuh'u da tahtalardan yapılmış, çivilerle (çakılmış gemi) üzerinde taşıdık. |
Y. Ali | But We bore him on an (Ark) made of broad planks and caulked with palm-fibre:
|
Words | | وحملناه - And We carried him| على - on| ذات - (ark) made of planks| ألواح - (ark) made of planks| ودسر - and nails,| |
Pickthal | And We carried him upon a thing of planks and nails, |
Arberry | And We bore him upon a well-planked vessel well-caulked |
Shakir | And We bore him on that which was made of planks and nails |
Free Minds | We carried him on a craft made of slabs and mortar. |
Qaribullah | We carried him in a well built, watertight vessel made from planks (of wood) |
Asad | but him We bore on that [vessel] made of [mere] planks and nails, |
Diyanet Vakfı | Nuh'u da tahtalardan yapılmış, çivilerle çakılmış gemiye bindirdik. |
Diyanet | Onu, tahtadan yapılmış, mıhla çakılmış bir gemiye bindirdik; inkar edilmiş olan Nuh'a mükafat olarak verdiğimiz gemi nezaretimiz altında yüzüyordu. |
Edip Yüksel | Onu ağaç lifleri ile (bağlanmış) kütükler üzerinde taşıdık. |
Suat Yıldırım | Biz Nuh'u, levha halindeki tahtalar ve çivilerle yapılmış gemiye bindirdik. [7,64] {KM, Tekvin 6,14} |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve taşıdık onu levhalar ve çivilerden oluşturulan şey üstünde. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve onu, tahtalardan yapılmış ve mıhlarla kenetlenmiş bir gemide taşıdık. |
Ali Bulaç | Ve onu da tahtalar ve çiviler(le inşa edilmiş gemi) üzerinde taşıdık; |
Süleyman Ateş | Nuh'u da tahtalar ve çiviler(le yapılmış gemi) üzerinde taşıdık. |
Önceki [54:12]< >[54:14] Sonraki |