1. [54:18] | keẕẕebet `âdün fekeyfe kâne `aẕâbî venüẕür. | كذبت عاد فكيف كان عذابي ونذر كَذَّبَتْ عَادٌ فَكَيْفَ كَانَ عَذَابِي وَنُذُرِ |
---|
Elmalılı | Âd (kavmi) da yalanladı, azabım ve uyarılarım nasıl oldu? |
Y. Ali | The 'Ad (people) (too) rejected (Truth): then how terrible was My Penalty and My Warning?
|
Words | | كذبت - Denied| عاد - Aad;| فكيف - so how| كان - was| عذابي - My punishment| ونذر - and My warnings?| |
Pickthal | (The tribe of) A'ad rejected warnings. Then how (dreadful) was My punishment after My warnings. |
Arberry | Ad cried lies. How then were My chastisement and My warnings? |
Shakir | Ad treated (the truth) as a lie, so how (great) was My punishment and My warning! |
Free Minds | 'Aad disbelieved. So how was My retribution after the warnings! |
Qaribullah | Aad too belied. How then were My punishment and My warnings! |
Asad | TO THE TRUTH gave the lie [the tribe of] Ad: and how severe was the suffering which I inflicted when My warnings were disregarded! |
Diyanet Vakfı | Ad kavmi (Peygamberleri Hud'u) yalanladı da azabım ve tehdidim nasılmış (gördüler). |
Diyanet | Ad milleti peygamberini yalanlamıştı; Benim azabım ve uyarmam nasılmış? |
Edip Yüksel | Ad da yalanladı. Cezalandırmam ve uyarılarım nasılmış! |
Suat Yıldırım | Âd kavmi de Peygamberlerini yalancı saydı. Nasılmış Benim cezalandırmam ve tehdidim! Görsünler bakalım! |
Yaşar Nuri Öztürk | Âd da yalanlamıştı. Ama nasıl oldu azabım ve uyarılarım! |
Abdulbaki Gölpınarlı | Âd da yalanlamıştı, derken nasıldı azabım benim ve korkutuşlarım? |
Ali Bulaç | Ad (kavmi) de yalanladı. Şu halde Benim azabım ve uyarmam nasılmış? |
Süleyman Ateş | Ad da yalanladı, ama azabım ve uyarılarım nasıl oldu? |
Önceki [54:17]< >[54:19] Sonraki |