1. [56:25] | lâ yesme`ûne fîhâ lagvev velâ te'ŝîmâ. | لا يسمعون فيها لغوا ولا تأثيما لَا يَسْمَعُونَ فِيهَا لَغْوًا وَلَا تَأْثِيمًا |
---|
Elmalılı | Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler. |
Y. Ali | Not frivolity will they hear therein, nor any taint of ill,-
|
Words | | لا - Not| يسمعون - they will hear| فيها - therein| لغوا - vain talk| ولا - and not| تأثيما - sinful (speech),| |
Pickthal | There hear they no vain speaking nor recrimination |
Arberry | Therein they shall hear no idle talk, no cause of sin, |
Shakir | They shall not hear therein vain or sinful discourse, |
Free Minds | They never hear any nonsense therein, nor sinful utterances. |
Qaribullah | There they shall hear no idle talk, no cause of sin, |
Asad | No empty talk will they hear there, nor any call to sin, |
Diyanet Vakfı | Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler. |
Diyanet | Sadece selama karşılık selam sözü işitirler. |
Edip Yüksel | Orada ne bir saçmalık, ne de günaha sokan bir söz işitmezler. |
Suat Yıldırım | Onlar cennette ne boş bir söz, ne de günaha sokan bir laf işitmezler. |
Yaşar Nuri Öztürk | Ne boş bir laf işitirler orada ne de günaha sokacak bir şey. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Orada boş ve çirkin bir söz de duymazlar, günaha ait bir söz de. |
Ali Bulaç | Orada, ne 'saçma ve boş bir söz' işitirler, ne günaha sokma. |
Süleyman Ateş | Orada ne boş bir söz ve ne de günaha sokan bir laf işitirler. |
Önceki [56:24]< >[56:26] Sonraki |