1. [77:8] | feiẕe-nnücûmü ṭumiset. | فإذا النجوم طمست فَإِذَا النُّجُومُ طُمِسَتْ |
---|
Elmalılı | Hani o yıldızlar silindiği zaman, |
Y. Ali | Then when the stars become dim;
|
Words | | فإذا - So when| النجوم - the stars| طمست - are obliterated,| |
Pickthal | So when the stars are put out, |
Arberry | When the stars shall be extinguished, |
Shakir | So when the stars are made to lose their light, |
Free Minds | So when the stars are plunged. |
Qaribullah | When the stars are extinguished, |
Asad | Thus, [it will come to pass] when the stars are effaced, |
Diyanet Vakfı | Yıldızların ışığı söndürüldüğü zaman, |
Diyanet | Yıldızların ışığı giderildiği zaman, |
Edip Yüksel | Yıldızlar söndürüldüğü, |
Suat Yıldırım | Yıldızların ışığı söndürüldüğü zaman, |
Yaşar Nuri Öztürk | Yıldızlar silinip süpürüldüğünde, |
Abdulbaki Gölpınarlı | Yıldızların ışıkları sönünce. |
Ali Bulaç | Yıldızlar 'örtülüp (ışıkları) silindiği' zaman, |
Süleyman Ateş | Yıldızlar(ın ışığı) silindiği zaman, |
Önceki [77:7]< >[77:9] Sonraki |