1. [87:7] | illâ mâ şâe-llâh. innehû ya`lemü-lcehra vemâ yaḫfâ. | إلا ما شاء الله إنه يعلم الجهر وما يخفى إِلَّا مَا شَاءَ اللَّهُ إِنَّهُ يَعْلَمُ الْجَهْرَ وَمَا يَخْفَى |
---|
Elmalılı | Yalnız Allah'ın dilediği başkadır. Çünkü o açığı da bilir, gizliyi de. |
Y. Ali | Except as Allah wills: For He knoweth what is manifest and what is hidden.
|
Words | | إلا - Except| ما - what| شاء - wills| الله - Allah| إنه - Indeed, He| يعلم - knows| الجهر - the manifest| وما - and what| يخفى - is hidden.| |
Pickthal | Save that which Allah willeth. Lo! He knoweth the disclosed and that which still is hidden; |
Arberry | save what God wills; surely He knows what is spoken aloud and what is hidden. |
Shakir | Except what Allah pleases, surely He knows the manifest, and what is hidden. |
Free Minds | Except for what God wills, He knows what is declared and what is hidden. |
Qaribullah | except what Allah wills, surely, He knows all that is (spoken) aloud and what is hidden. |
Asad | save what God may will [thee to forget] - for, verily, He [alone] knows all that is open to [man's] perception as well as all that is hidden [from it] -: |
Diyanet Vakfı | Artık Allah'ın dilediği hariç, Şüphesiz Allah, açığı ve gizleneni bilir. |
Diyanet | Allah'ın dilediği bundan müstesnadır. Doğrusu açığı da, gizliyi de bilen O'dur. |
Edip Yüksel | ALLAH'ın dilediği hariç; O açığı da bilir, gizliyi de. |
Suat Yıldırım | Bundan böyle sana Kur'ân okutacağız da sen unutmayacaksın. Ancak Allah’ın dilediği müstesna. Çünkü O, size göre açık ve net olanı da, gizli olanı da pek iyi bilir. |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah'ın dilediği müstesna. O, açıklananı da gizleneni de bilir. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ancak Allah dilerse o başka; şüphe yok ki o, açığa vurulanı da, gizli kalanı da bilir. |
Ali Bulaç | Ancak Allah'ın dilediği başka. Çünkü O, açıkta olanı da bilir, saklı duranı da. |
Süleyman Ateş | Yalnız Allah'ın dilediğini unutursun. O, açığı da bilir, gizli olanı da. |
Önceki [87:6]< >[87:8] Sonraki |